Geçen ay restorasyon için aldığım ve halihazırda projesi devam eden E30 gövde M40 motor kodlu 3.16i modeli nedeniyle son zamanlarda daha bir imrenerek görsellerini didiklediğim, en ufak detayına kadar incelemekten kendimi alamadığım E30 M3 ile uzun bir aradan sonra yazı dizimize devam ediyoruz. Ustalarımın beni yalvar yakar geri çevirme, E30'dan soğutma çabaları ve hatta arıza çıkardığı takdirde ilgilenmeyeceklerini ısrarla dile getirmelerine rağmen yine inadım galip geldi ve sonunda garajımda bulunan E46 gövde otomobilimin yanına bir de E30 parketme şerefine nail oldum. Açık konuşmak gerekirse otomobille uğraşmaktan keyif almayan biri için binilebilecek aşamaya gelene kadar gerçekten saç baş yoldurabilecek işlemlerden geçmesi gerektiği konusunda ustalarım haklıymış. Ancak otomobilin o nostaljik havası, o yıllarda dahi yaşattığı sürüş keyfi gerçekten buna değiyor.
